Makale içeriği
Gebelik Öncesi Beslenmenin temel taşı olan karbonhidratlar, proteinler ve yağları içermektedir. Bu besin ögelerinin beslenme düzenindeki dağılımına sağlıklı bir yaşam için dikkat edilmelidir. Anne adaylarının kendini farklı bir sürece hazırladığı gebeliğe hazırlık döneminde ise bu besin ögelerinin beslenmelerindeki yeri oldukça önemlidir.
Gebelik Öncesi Beslenme – Karbonhidratlar
Bu dönemde karbonhidrat kaynakları düşük glisemik indekse sahip ( tam tahıllar, süt ürünleri, çoğu meyve ve nişastalı olmayan sebzeler) gıdalardan seçilmelidir. Vücuttaki tüm dokularda enerji gereksinimi için kullanılan karbonhidratlar, gereksinimden az tüketildiği durumlarda vücutta normalden çok keton ve asit oluşumuna neden olurlar. Bu durumun ilerlemesi ve vücuttaki asiditenin artmasına bağlı olarak ketozis ve ve komaya neden olabilmektedir.
Olması gerektiğinden daha az tüketilen karbonhidratlar vücutta proteine olan gereksinimi arttırır ve kas kaybına yol açar. Aynı zamanda karbonhidratların bir diğer görevi olan su ve elektrolitlerin vücutta tutulması, sodyumun barsaklardan kana emilmesine yardımcı olmaktadır.
Gebelik Öncesi Beslenme-Proteinler
Proteinler ise vücutta yapım ve onarım olaylarında önemli rol oynayan ve aynı zamanda enerji veren önemli makro besin ögelerinden biridir. Gebeliğe hazırlık döneminde tüketilen protein miktarı anneyi olduğu kadar doğacak olan bebeği de etkilemektedir. Döllenen yumurtanın büyümesi için anne adayının vücudunda ortalama 925 gr kadar protein deposu gerekmektedir. Hamilelik süresince de kemiklerin ve kasların gelişimi, doku yapımında da proteinlerin yeri oldukça büyüktür. Alınan proteinin miktarı kadar kalitesi de önem teşkil etmektedir.İyi kalite protein olan et, balık, süt ve bunların türevlerine günlük beslenmede yer verilmelidir.
Gebeliğe hazırlık döneminde günlük enerjinin %12-15’i proteinlerden karşılanmalıdır.
Gebelik Öncesi Beslenme – Yağlar
Makro besin ögelerinden bir diğeri olan yağlardan gelen enerjinin ise, günlük enerji alımının %25-35’ü kadar olması gerekmektedir.
Tüketilen yağların annenin mental sağlığı ve bebeğin fetal beyin gelişimini desteklemesi için omega-3 ve omega-6 yağ asitlerinin tercih edilmesi önerilmektedir. Omega-6 yağ asidinin ana kaynağı olarak mısır ve soya fasulyesi yağı önerilirken, omega-3 yağ asidi kaynakları ise keten tohumu, ceviz ve planktonlar ile yağlı balıklar olduğu bilinmektedir. Bu dönemde trans yağ içeriği de oldukça sınırlandırılmalıdır.
Kızartma ve yağ emilimi yüksek pişirme teknikleri yerine daha sağlıklı olan teknikler tercih edilmelidir.
Anne ve baba adayları bu dönemde tükettikleri makro besin ögelerinin miktarlarına ve kalitesine, doğacak bebek ve sağlıklı bir süreç için oldukça dikkat etmelidirler. Bu süreçte dengeli ve düzenli beslenmenin yanı sıra düzenli fiziksel aktivite de ihmal edilmemelidir. Destek almak için mutlaka bir uzmana danışınız.
Diğer Yazılarımız: