E ile başlayan Kız bebek isimleri arıyorsanız bu yazımız tam size göre..Kanz olarak e ile başlayan kız bebek isimlerini anlamlarını sizin için bir araya getirdik.
| Sıra | İsim | Anlamı | |
| 1 | EBED | : | Sonu olmayan gelecek. İsim olarak kullanılmaz. |
| 2 | EBER | : | Hayırlı, şerefli, faziletli. |
| 3 | EBRU | : | 1.Keman kaş. 2.Bulut rengi. 3.Bir sanat dalı |
| 4 | EBYAR | : | Pek ak, pek beyaz. |
| 5 | ECE | : | 1. Baş reis. 2. Kraliçe. 3. Ana. 4. Yaşlı kadın. |
| 6 | ECEGÜL | : | 1. Baş reis. 2. Kraliçe. 3. Ana. 4. Yaşlı kadın. |
| 7 | ECEGÜN | : | Çok güzel bir günde doğan |
| 8 | ECEHAN | : | 1. Baş reis. 2. Kraliçe. 3. Ana. 4. Yaşlı kadın. |
| 9 | ECEM | : | Kraliçem, sevgili kraliçe anlamında |
| 10 | ECENAZ | : | Nazlı güzel. |
| 11 | ECESU | : | Su gibi berrak ve güzel. |
| 12 | ECHER | : | 1. Son derece güzel kadın. 2. Gündüz iyi görmeyen karmaşık gözlü. |
| 13 | ECMEL | : | Çok güzel |
| 14 | ECREN | : | Güzellik, Şeref, Kraliçeler şahı |
| 15 | ECRİN | : | Allah’n hediyesi |
| 16 | EDA | : | Naz, cilve. Davranış,tavır. Verme,ödeme. (Namaz için)kılma,yerine getirme. Üslup. |
| 17 | EDAGÜL | : | Naz, cilve. Davranış,tavır. Verme,ödeme. (Namaz için) kılma,yerine getirme. Üslup. |
| 18 | EDİBE | : | Edepli, terbiyeli – Edebiyatla uğraşan, yazar |
| 19 | EDİS | : | Değerli, ulu yüce, yüksek |
| 20 | EDVİYE | : | Devalar, ilaçlar, çareler. |
| 21 | EFHEM | : | 1. Çabuk anlayan. 2. Zihni açık olan. 3. Daha ulu, çok büyük şeref sahibi fehametli. |
| 22 | EFİDE | : | Yürekler, kalpler, gönüller. |
| 23 | EFİL | : | Rüzgar, dalgalanma |
| 24 | EFNEM | : | Cennete açan çiçek |
| 25 | EFRAZ | : | Kaldıran, yükselten. Firaz Yükselten, mümtaz, büyük, meşhur, maruf. |
| 26 | EFRİDUN | : | Cemşid soyundan anlayış ve zekasıyla meşhur bir İran hükümdarı. |
| 27 | EFRUG | : | 1. Parıltı, ışık. 2. Nur. |
| 28 | EFRUZ | : | 1. Şule, parıltı. 2. Aydınlatan, parlatan. 3. Tutuşturan, yakan. Gösterişli güzel. |
| 29 | EFSA | : | Cennette bir ırmak – Sibirbaz, Efsuncu – İnsanı teşhir eden. |
| 30 | EFSANE | : | 1. Asılsız hikaye. 2. Masal, boş söz, saçma sapan lakırdı. Dillere düşmüş, maşhur olmuş hadise. |
| 31 | EFSER | : | Taç |
| 32 | EFSUN | : | Büyü |
| 33 | EFŞAN | : | Eklendiği kelimelere “saçan, dağıtan, serpen, silken” manası verir.. Gülefşan Gül saçan. |
| 34 | EFTALYA | : | Bir dönemin ünlü gayrimüslim ses sanatçısı Denizkızı Eftalya’dan |
| 35 | EFTELYA | : | Deniz kızı |
| 36 | EFZA | : | Artmak, çoğalmak. |
| 37 | EGE | : | 1. Bir çocuğu koruyan, işlerine bakan ve her halinden sorumlu olan. 2. Yaşça büyük, ulu. 3. Sahip. |
| 38 | EGENUR | : | 1. Bir çocuğu koruyan, işlerine bakan ve her halinden sorumlu olan. 2. Yaşça büyük, ulu. 3. Sahip. |
| 39 | EHAD | : | 1. Bir, tek. 2. İlk sayı. 3. Allah’ın isimlerinden, bir ve tek olan Allah. İsim olarak kullanılmaz. |
| 40 | EHLİYET | : | 1. İşe yarar halde bulunuş, bir işi hakedebilecek durumda bulunuş, selahiyet, yetki. Mahirlik, iktidar, liyakat, kabiliyet, kifayet, mensubiyet. 3. İktidar, kabiliyet ve liyakat vesikası. |
| 41 | EKİM | : | 1. Toprağa ürün ekme işi. 2. Yılın onuncu ayı. |
| 42 | EKİN | : | 1. Ekilmiş tahılın sürmüşü, tarlada bitmiş tahıl. 2. – Kültür. |
| 43 | ELA | : | Sarıya çalar kestane rengi |
| 44 | ELANAZ | : | Ela gözlü, nazlı güzel. |
| 45 | ELANUR | : | Ela gözleriyle nur saçan. |
| 46 | ELBURZ | : | 1. Kafkaslarda en yüksek dağ. 2. Uzun boylu yakışıklı kimse. |
| 47 | ELÇİM | : | deste, demet, tutam |
| 48 | ELEM | : | Acı, üzüntü, dert ve keder |
| 49 | ELFİDA | : | Feda etme, gözden çıkarma, verme. |
| 50 | ELFİN | : | Küçük yaramaz, Ele avuca sığmayan |
| 51 | ELFİYE | : | 1. 1000 mısralık manzume. 2. Manzum risaleler. |
| 52 | ELİF | : | Kibar, narin yapılı, ince-uzun boylu kız. – İlk |
| 53 | ELİFE | : | Tutku, istek, alışılan şey. |
| 54 | ELİSA | : | Çok şeker, çok akıllı |
| 55 | ELİZ | : | El izi. |
| 56 | ELMAS | : | Billurlaşmış karbondan oluşan sert değerli taş |
| 57 | ELMİRA | : | Cennetteki en büyük meyve ağacı |
| 58 | ELVAN | : | Renk renk, çok renkli |
| 59 | ELVİDA | : | Allah’a ısmarladık. Allah’a emanet olun yollu ayrılık hitabı. Erkek ve kadın ismi olarak kullanılır. |
| 60 | ELVİN | : | Cennet çiceği, Gökkuşağının her bir tayfına verilen isim, Sıcak – Sadakat, sonsuz arkadaslik |
| 61 | EMANET | : | 1. Emniyet edilen kimseye bırakılan şey, eşya veya kimse. 2. Osmanlı devletinde bazı devlet dairelerine verilen isim. |
| 62 | EMEL | : | 1. Ümit. 2. Şiddetli arzu, hırs, tamah. 3. Uzun zamanda gerçekleşebilecek arzu. 4. İnsan ömrünün yetmeyeceği hülyalar, kuruntular. |
| 63 | EMET | : | Bereket, bolluk |
| 64 | EMİNE | : | İnanılır, güvenilir. |
| 65 | EMİRA | : | Prenses |
| 66 | EMİRE | : | Buyruk, komut |
| 67 | EMRİYE | : | Emirle ilgili |
| 68 | ENFA | : | Çok yararlı, daha çok faydalı. |
| 69 | ENFES | : | Çok güzel, en güzel. |
| 70 | ENHAR | : | Irmaklar, çaylar. Enhar. Kur’anı Kerim’de cennetlerin altlarından akan ırmaklar. |
| 71 | ENİSE | : | Sevimli / Dost / Cana yakın arkadaş |
| 72 | ENMUTLU | : | mutluluklar içinde en mutlu olan |
| 73 | ENNUR | : | Işık, nur |
| 74 | ERCİN | : | Merdiven, basamak. |
| 75 | ERÇİL | : | Doğru, inanılır, güvenilir kişi. |
| 76 | ERDA | : | Beyaz karınca. |
| 77 | ERDEMAY | : | 1. Fazilet. 2. Maharet, hüner 3. Liyakat. 4. Usta gemici. 5. İnsanın ruhsal yetkinliği. |
| 78 | ERDENAY | : | yeni Ay, el değmemiş Ay |
| 79 | ERDİBİKE | : | Olgunluğa erişmiş, deneyimli kadın. |
| 80 | ERENGÜL | : | 1. Yetişen, ulaşan, vasıl olan. 2. İyi yetişmiş kişi. 3. Cesur, yiğit adam. 4. Ermiş. 5. Koca, zevc. 6. Kişi, şahıs. ve gül isimlerinden birleşik. |
| 81 | ERENGÜN | : | ulaşıp gelen gün |
| 82 | ERGE | : | Şımarık, nazlı. |
| 83 | ERGUVAN | : | 1. Erguvan çiçeği. 2. Kızıl şey. 3. Kırmızı kadife. |
| 84 | ERGÜL | : | Nadide gül, tek gül. |
| 85 | ERİBE | : | Akıllı, zeki kimse. |
| 86 | ERİKE | : | Taht. |
| 87 | ERİM | : | 1. Bir şeyin erebileceği uzaklık. 2. Vakıf olmak, yetmek. |
| 88 | ERKE | : | 1. İş başarma gücü. 2. Nazlı serbest büyütülmüş çocuk. |
| 89 | ERMA | : | Çok güzel ve cilveli olan. |
| 90 | ERMİYE | : | Dolu yağdıran kasırga. |
| 91 | ERNA | : | İşveli, cilveli, şen şakrak sevgili. |
| 92 | ERSEVİM | : | Sevimli, sempatik erkek. |
| 93 | ERSEYİM | : | Sevimli, sempatik erkek. |
| 94 | ERVA | : | 1. Çok güzel genç. 2. Son derece cesur ve yiğit adam. 3. Cennet meyvesi |
| 95 | ERVİN | : | 1. Tecrübe, sınama, deneme. 2. Şeref ve itibar. |
| 96 | ERZAN | : | 1. Ucuz, bol. 2. Uygun, münasip, layık. |
| 97 | ESEN | : | Sağ, salim, sağlıklı. |
| 98 | ESENGÜL | : | Canlı, dipdiri, renkleriyle yeni açan güzel gül. |
| 99 | ESENNUR | : | Mutluluk Işığı |
| 100 | ESER | : | Nişan, iz – Etki – Yapıt – Soğuk esen rüzgar |
| 101 | ESİLA | : | Kur’an da geçen bir kelimedir. Öğle ile ikindi arasındaki vakit demektir. |
| 102 | ESİM | : | Rüzgar gibi olan. |
| 103 | ESİN | : | 1. Rüzgar, sabah rüzgarı. 2. ilham, çağrışım. |
| 104 | ESLEM | : | 1. Kendini Allah yoluna adamış, seçilmiş doğru yola götüren, 2. Cennette kalan son nur tanesi, 3. Müslüman kadın |
| 105 | ESLİNA | : | Dünyalar güzeli |
| 106 | ESMA | : | 1. Adlar. 2. Kulaklar, işitme. Esmaü’lHüsna. Allah’ın güzel isimleri. Hz. Esma Hz. Ebû Bekir’in kızı, Hz. Aişe’nin ablasıdır. |
| 107 | ESMACAN | : | Adı can olan. |
| 108 | ESMAGÜL | : | Adı gül. |
| 109 | ESMAHAN | : | 1. Adlar. 2. Kulaklar, işitme. Esmaü’lHüsna. Allah’ın güzel isimleri. Hz. Esma Hz. Ebû Bekir’in kızı, Hz. Aişe’nin ablasıdır. |
| 110 | ESMAN | : | Bedeller, kıymetler, değerler. |
| 111 | ESMANUR | : | Adı nur. |
| 112 | ESME | : | Esmek fiili. |
| 113 | ESMER | : | Siyah, kara. |
| 114 | ESMERAY | : | Ay güzelliğinde esmerlik, Siyah ay, buğday renkli, karayağız. |
| 115 | ESNA | : | Yüksek, yüce. Bir işin yapıldığı an. |
| 116 | ESRA | : | En çabuk, çok çabuk, Melek |
| 117 | ESVED | : | Siyah, kara. |
| 118 | EŞAY | : | Ay kadar güzel. |
| 119 | EŞLEM | : | Selametli, güvenilir |
| 120 | EVA | : | Havva. Yaratılan ilk kadın. |
| 121 | EVDEGÜL | : | Güzel kız. |
| 122 | EVE | : | Havva. Yaratılan ilk kadın. |
| 123 | EVİN | : | Tohum, tane, öz cevher. |
| 124 | EVLA | : | Daha uygun, daha layık, daha iyi üstün. Hayırlı amel. / Cennet nimetleri |
| 125 | EVNUR | : | Güzel kız. |
| 126 | EVRA | : | Hisar. |
| 127 | EVREN | : | 1. Büyük yılan, ejderha. 2. Felek, zaman. 3. Kainat, dünya. 4. Yaşanılan vasat. |
| 128 | EVRİM | : | Aşamalarla kendini gösteren ilerleme, değişim |
| 129 | EVSAN | : | Putlar, harçlar. İsim olarak kullanılmaz. |
| 130 | EVŞEN | : | Hafif / Şen olan ev gibi de tanımlanabilir |
| 131 | EVVEL | : | 1. İlk başlangıç, ilkin. 2. Allah’ın 99 isiminden biri. |
| 132 | EYGÜL | : | İyi. |
| 133 | EYLEM | : | Değişiklikdoğuran davranış, iş |
| 134 | EYLÜL | : | Sonbaharda bir ay adı |
| 135 | EYSU | : | Suya seslenen |
| 136 | EYŞAN | : | Şanlı güzel, güzelliği ile ünlü |
| 137 | EZAMET | : | 1. Büyüklük, ululuk. 2. Çalım, kıvnm. |
| 138 | EZFER | : | Güzel kokulu. |
| 139 | EZGİ | : | 1. Belli bir kurala göre yaratılan ve kulakta haz uyandıran şeşname. 2. Makamla söylenen manzum söz. 3. Beste |
| 140 | EZGİN | : | Sesi düzenli gelen. Paraca durumu bozuk olan. Çok sıkıntı çekmiş. |
| 141 | EZGÜ | : | Makam, hava. |
| 142 | EZHAN | : | İnsanda akıl, fikir, zeka, hafıza anlayış, kavrayış, kudretleri. |
| 143 | EZHERAN | : | Ay ve güneş. |
| 144 | EZNEV | : | Yeni baştan, yeniden. |
| 145 | EZRA | : | Sözü, konuşması düzgün |
| 146 | EZRAK | : | Mavi gözlü. Gök rengi saf ve temiz su. |
