A ile başlayan Kız bebek isimleri arıyorsanız bu yazımız tam size göre..Kanz olarak a ile başlayan kız bebek isimlerini anlamlarını sizin için bir araya getirdik.

ABCÇDEFGĞHIİJKLMNO
ÖPRSŞTUÜVYZ
ARADIĞINIZ HARFE TIKLAYINIZ
SıraİsimlerAnlamı
1ABBASE:Ahmed b. Hanbel’in hanımının ismi. Hz. Abbas’a mensup olan.
2ABDAR:1. Sulu, taze. 2. Parlak. 3. Sağlam vücutlu. 4. Nükteli. 5. Zarif, güzel, hoş. 6. Su veren hizmetçi.
3ABENDAM:Güzel vücutlu, güzellik.
4ABŞAR:Şelale.
5ACAR:1. Becerikli. 2. Atılgan, ele avuca sığmaz. 3. Halk. 4. Yeni, taze
6ACER:Hz. İsmail(a.s.)’in annesi
7AÇANGÜL:Gülgillerin örneği olan bitki ve bunun çiçeğine verilen ad;
8AÇE:Sumatra adasının en kuzey kısmı. Önceleri burada Açe İslam devleti hüküm sürerdi. Şimdi ise Hollanda sömürgesidir.
9AÇELYA:Fundagiller familyasından, kokusuz ama güzel renkli çiçek.
10AÇIL:Açılmak eyleminden emir; serpil
11AÇILAY:Ayın dolunay halinde olmaya başlaması
12AÇKINGÜL:Açılmış gül.
13ADA:Etrafı sularla çevrili kara parçası
14ADALET:Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetmek.
15ADANIR:Şanlı, şöhretli
16ADEVİYE:1. İyilik, yardımseverlik. 2. Ünlü hanım mutasavvıfe.
17ADIGÜZEL:Güzel isim. Verilen ismin güzel olması.
18ADIN:ad sözcüğünün tekil ikinci kişi iyelik eki almış hali
19ADİLE:1. Doğruluk gösteren. 2. Doğru Her işinde adalet, doğruluk bulunan hükümet. 3. Adile Sultan; Osmanlı döneminde Bağdat’ta valilik yapan Süleyman Paşa’mn hanımı. Adına bir cami bir de kervansaray yapılmıştır.
20ADNİYE:1. Adın’a mensup 2. Cennete girmeye hak kazanan.
21AFAFET:1. Afiflik, temizlik, temiz olan. 2. Fenalıktan, günah işlemekten kaçınma. 3. Namuslu olmak.
22AFET:İnsanlığın önleyemediği büyük doğal felaket
23AFİF:1. İffetli, namuslu, ırz ve namus sahibi kadın. 2. Doğru, haramdan sakınan, yolsuzluğa sapmaz kişi.
24AFİFE:Namuslu, iffetli, temiz ve dürüst
25AFİTAB:l. Güneş, gün ışığı. 2. Çok güzel, dilber, parlak yüz.
26AFRA:1. Ayın onüçüncü gecesi. 2. Beyaz toprak.
27AFTABE:1. Su kabı. 2. Güneş biçiminde yapılan mücevher.
28AĞAN:Ka.- Akanyıldız, ağma
29AĞCA:Beyaz tenli kadın.
30AĞÇA:Temiz, saf
31AĞGÜL:Beyaz gül, ak gül.
32AĞGÜNLÜ:günü aydınlık olan, ak günlü
33AĞIŞ:Göğe doğru yükseliş, yükselme
34AĞIT:Ölen bir kimsenin ardından okunan ezgi, söylenen söz
35AHENK:Vurgu, ritim, uyum
36AHFA:Kalb, ruh, sır, hafi, ahfa şeklinde sıralanan “letafeti hamse” sonuncusuna verilen ad.
37AHLA:Çok tatlı. Pek şirin.
38AHMER:Kırmızı, kızıl.
39AHRA:Daha layık, münasip, uygun
40AHSA:Arabistan’ın KuveytKatar kısmına verilen isim Erkek ve kadın adı olarak kullanılır
41AHSEN:En güzel, Çok güzel
42AHTER:Yıldız
43AHU:Ceylan, karaca, maral – Güzel kadın
44AHUCAN:Çok güzel dost.
45AHUEDA:Nazlı güzel.
46AHUELA:Çok güzel gözlü.
47AHUGÜL:Çok güzel.
48AHUGÜZAR:Becerikli güzel.
49AHUNAZ:Nazlı güzel, nazenin.
50AHUNİSA:Çok güzel kadın.
51AHUNUR:Göz kamaştıran güzelliğe sahip olan.
52AHUSE:Coşkulu güzellik
53AHUŞEN:Güzel ve neşeli.
54AİŞE:1. Yaşayan, zenginlik ve bolluk gören. Yaşayış. Âişe binti Ebû Bekir. Peygamberimiz(s.a.s)’in hanımlarından. Muhterem annelerimizden biri olan Âişe(r.a.) Islami bilgisi ve fakihliği ile de meşhurdur
55AJDA:1. Filiz sürgün. 2. Çentik çentik olan şey
56AJLAN:Hızlı, çabuk, telaşlı
57AKALTAN:Hem ak hemde al olan tan
58AKALTIN:Ak renkte altın, beyaz altın
59AKALTUN:Ak renkte altın, beyaz altın
60AKANAY:Yıldız kümesi.
61AKANT:Iyi dilekli ant, ak ant, ak yemin
62AKANYILDIZ:geceleri gökte görülen, hızla akıp giden ışıklı gökcismi
63AKARTUNA:Akıp gitmekte olan Tuna, akar durumdaki Türk; akıncı Türk
64AKARTÜRK:su gibi akıp gider durumdaki Türk akıncı Türk
65AKASMA:Beyaz, mavi, morumsu, pembe çiçek veren yabani, tırmanıcı bir bitki.
66AKASYA:Küçük sıra yapraklı, süs için yetiştirilen bir ağaç.Salkımağacı
67AKAY:Beyaz ay, ayın tam bir daire olarak dolgun, parlak göründüğü evre. Ak ve ay kelimelerinden
68AKBAŞAK:ak renkli başak
69AKBİLGE:Alim, bilgili, dürüst kimse.
70AKCAN:ak yaşam; temiz ruhlu kişi, ak tenli ve cana yakın akça pakça sevgili
71AKÇA:1. Oldukça ak, beyazca. 2. Eskiden kullanılan küçük gümüş para, nakit. 3. Temiz, saf, iyi niyetli kişi.
72AKÇAKİRAZ:Bir kiraz çeşidi.
73AKÇAN:Temiz, dürüst kimse
74AKÇIL:Beyazımsı, solgun
75AKÇİÇEK:Beyaz çiçek- Daha çok örfte kullanılır.
76AKDA:Allah’ın himayesindeki cariye veya kadın
77AKGÜL:Beyaz gül.
78AKGÜNEŞ:ak aydınlık Güneş; akça pakça ve güneş gibi aydınlatıcı
79AKGÜNGÖR:aydınlık, gönençli, dirlik düzenlik içinde bir göresin anlamına bir dilek
80AKİFE:Sebatlı, kararlı – İbadet eden
81AKİLE:Akıllı, Rüştünü kanıtlama konumuna gelmiş, yaptıklarının farkında olan
82AKİPEK:İpek gibi kadın.
83AKİS:1. Yankı. 2. Işığın veya bir şeklin bir satha çarpıp orada görünmesi, yansı. 3. Zıt, ters, muhalif.
84AKKIZ:ak tenli kız
85AKKOR:Işık saçacak aklığa varıncaya kadar ısıtılmış olan.
86AKKUTLU:Iyilik gönenç, uğur getirdiğine inanılan
87AKMAR:Aylar, yıldızlar.
88AKMER:Ay gibi beyaz(yüz)
89AKMERİÇ:ak, aydınlık meriç
90AKMUT:ak dilek, ak göneniş
91AKMUTLU:bütün istek ve özlemleri yerine gelmiş olan; ak gönençli
92AKNUR:Beyaz nur.
93AKOL:ak, aydınlık, temiz olasın anlamına gelen bir dilek buyruk
94AKÖREN:ak, aydınlık kent kalıntısı
95AKPINAR:Yerden kaynayıp çıkan su, kaynak, çeşme. Bir suyun çıktığı yer, su başı. Kaynak suyunun devamlı aktığı yer.
96AKSEL:Temiz, berrak akan su yada sel
97AKSEN:Ka.- Sen aksın, temizsin, doğru ve namuslusun.
98AKSEV:Aydınlığı sev, ışık saç
99AKSEVİL:Her zaman sevilen, beğenilen biri olma temennisi.
100AKSIN:Temiz, doğru, dürüstsün., Akip Gitmek
101AKSU:1. Temiz, pırıl pırıl su gibi. 2. Nehir
102AKSUNA:Beyaz renkli yaban ördeği.
103AKŞIN:1. Az ak, akımsı.2. Derisinde, kıllarında ve gözlerinde doğuştan boya maddesi bulunmadığı için her yanı beyaz olan (insan, hay-
104AKTAN:Aydınlık, mehtaplı gece.
105AKYIL:Temiz, güzel sene.
106AKYILDIZ:Akşama doğru doğan parlak yıldız. Çoban yıldızı, sabah yıldızı.
107ALA:Ela karışık renkli, alaca; Benekli; Tam olgunlaşmamış, yarı olmuş
108ALAGUN:Yazın güneş buluta girdiği zamanki gölgeli hava.
109ALAGÜL:Çok renkli gül.
110ALAGÜN:Yazın güneş buluta girdiği zamanki gölgeli hava.
111ALAMET:1. İşaret, iz, nişan. 2. Remiz, sembol. 3. Belirti, emare. 4. Çok iri, şaşılacak büyüklükte(meç.).
112ALANGOYA:1. Altın geyik. 2. Ünlü Moğol destanının kutsal sayılan kadın kahramanı.
113ALANUR:en aydınlık, en parıltılı, en parlak
114ALAPINAR:Yerden kaynayıp çıkan su, kaynak, çeşme. Bir suyun çıktığı yer, su başı. Kaynak suyunun devamlı aktığı yer.
115ALARA:Al + ara. Al=Kırmızı, ara=bezeyen, süsleyen, Kırmızı süs anlamında bir tamlama, Antalya’da bir nehir
116ALCAN:Can alıcı güzel. Can alan, cesur, yürekli.
117ALÇİÇEK:Kırmızı çiçek.
118ALEDA:Nazlı, kaprisli
119ALEV:1. Ateşten ve yanıcı cisimlerden çıkan parlak, çeşitli şekillere giren gazlardan meydana gelen şeffaf dil, yalım. 2. Aşk ateşi, sevda. 3. Alımlı, cazibeli kadın.
120ALEYNA:Arapça’da üzerimize anlamına gelen bir edat. – Esenlik ve güzelliklere sahip, esenlik içinde olan
121ALGUN:1. Aklı alınmış. 2. Al renginde, koyu ve parlak pembe.3. Tümsek, tepe.
122ALGUNE:1. Serap. 2. Allık.
123ALGÜL:Kırmızı gül.
124ALIM:Gözü gönlü çeken nitelik, çekicilik, gönül çelen güzellik, albeni
125ALİME:Bilim adamı, bilgin ilim bilen, ilimle uğraşan kimse
126ALİYE:Yüce, yüksek
127ALKIŞ:Birini Övme
128ALKIZ:Kırmızı yanaklı, sağlıklı kız.
129ALMİLA:Elma gibi kırmızı yanaklı
130ALMİNA:Mina dağında yetişen kırmızı bir çiçek
131ALMİRA:Ay tutulması sırasında ayın etrafında görülen kızıllık
132ALPİKE:Kahraman kraliçe
133ALPNUR:1. Eski Türklerde kahraman, yiğit, cesur, bahadır, pehlivan. 2. Seyfi kola mensup, savaşçı, fütüvvct ehli. Alperen, Alpgazi. Bu isim İslam’dan sonra da Türkler arasında kullanılmaya devam etti.
134ALTIN:1. Parlak, san renkte, paslanmayan, kolay işlenebilen, ziynet eşyası olarak da kullanılan maden, zer, zeheb. 2. Örfte kadın adı olarak kullanılır. Zerrin
135ALTINBAŞAK:Değerli kimse.
136ALTINBİKE:Değerli kimse.
137ALTINIŞIK:Işığın en güçlü anı.
138ALTINIŞIN:Işığın en güçlü anı.
139ALTINIZ:Işığın en güçlü anı.
140ALTINİZ:Işığın en güçlü anı.
141ALTINTAÇ:Altından taç.
142ALYA:Yüksek yer, yükseklik, gök
143AMİNE:Yüreğinde korku olmayan.
144AMİRE:1. Mamureden, şenlendiren. 2. İmar olunmuş. 3. Devlete ait. 4. Kendisine bağlı görevliler bulunan.
145AMRE:Uzun yaşamak, uzun ömürlü olmak.
146ANBER:1. Ada balığının bağırsaklarında toplanan yumuşak, yapışkan ve misk gibi kokan, kül renginde madde. 2. Güzel koku. 3. Güzellerin saçı.
147ANI:Yaşanmış olaylardan belleğin sakladığı.
148ANIL:1. Anılmak eylemi. 2. Meşhur, ünlü. 3. Hatırlanan.
149ANİFE:1. Sert, şiddetli. 2. Haşin. 3. Geçmişte, pek yakında, burnun ucu denecek kadar yakından gecen. 4. Biraz önce, belirtilen, bahsedilen.
150ANİSA:Hayırlı kadın
151ANKA:Kaf Dağı’nda bulunduğu söylenen masal kuşu
152ARAL:Birbirine yakın adalar topluluğu. Orta Asya’da bir göl.
153ARAM:1. Dinlenme, sükun, karar. 2. Rahat, huzur, istirahat. 3. Oturma, eğlenme, ikamet etme.
154ARAMCAN:1. Gönül rahatı. 2. Sevgili, sevilen güzel.
155ARCA:1. Temiz, namuslu. 2. Aksak, topal.
156AREFE:1. Arife, dini bayramlardan bir evvelki gün. 2. Bir önceki gün.
157ARİFE:Tecrübeli, bilgili, sezgi ve anlayışa sahip
158ARMİNA:Emine, korkusuz, yürekli
159ARMİNE:İnanılır, güvenilir.
160Armoni:Müzik
161ARNİSA:Çok namuslu kadın
162ARRAFE:1 Falcı, kahin. Müneccim. 2. Hekim. 3. Göçebe Arap aşiretlerinin örfe vakıf umumi bilgileri.
163ARSEN:Kurtuluş, özgürlük
164ARSU:Su kadar berrak
165ARÜSEK:1. Gelin, küçük gelin. 2. Bebek gibi güzel kız. 3. İşlemecilikte kullanılan yeşil parlak sedef. 4. Ateş böceği. 5. Küçük bir mancınık çeşidi.
166ARVA:En güzel kadın
167ARYA:Operada sanatçının orkestra eşliğinde söylediği uzun şarkı
168ARZU:1. İstek, bahşiş. 2. Emel, heves, meyi. 3. Özlemek, müştak olmak. “Arzum” olarak da kullanılır. Meşhur halk hikayelerinde Kamber’in sevgilisi.
169ARZUCAN:Candan isteyen.
170ARZUGÜL:İstenilen, beğenilen gül.
171ARZUM:İsteğim, dileğim, hevesim.
172ARZUMAN:1. İstek, bahşiş. 2. Emel, heves, meyi. 3. Özlemek, müştak olmak. “Arzum” olarak da kullanılır. Meşhur halk hikayelerinde Kamber’in sevgilisi.
173ARZUNAZ:Naz yapan, nazenin.
174ASALBİKE:Gerçek hanım, gerçek güzel
175ASEL:Bal, Cennetteki dört sudan biri
176ASENA:Dişi kurt.
177ASGAR:En küçük, daha küçük.
178ASIFE:Şiddetle esen rüzgar. Kur’an’da Yunus 22, İbrahim 18 ve En’am suresi 81. ayetlerde geçer.
179ASIMA:Temiz, namuslu, sağlam karakterli
180ASİYE:Acılı kadın / Direk
181ASLI:Kök, köken – Aşık Kerem’in sevgilisi
182ASLICAN:Özü can gibi sevgili
183ASLIHAN:Kökeni soylu han soyundan, Mutlu paylaşmayı seven
184ASLIM:Özü geçmişe ait
185ASLINAZ:Nazlı olması geçmişinden gelen.
186ASLINUR:Nur saçan bir geçmişi olan.
187ASLISU:Geçmişi su gibi berrak ve temiz olan.
188ASU:Asi, ehlileşmeyen huysuz at – İsyankar
189ASUDE:Sessiz, sakin dinlendirici
190ASUELA:Ela gözlü yaramaz, parmakla gösterilecek kadar güzel olan
191ASUMAN:Gök, gökkubbe, sema
192ASYA:Dünyadaki kıtaların en büyüğü.
193AŞINA:Bildik, tanıdık.
194AŞKIM:Sevdiğim, sevgilim.
195AŞKIN:1. Geçkin, aşmış olan. 2. Ölçüyü kaçıran, coşkun. 3. Fazla. 4. Sonra. 5. Benzerlerinden daha üstün.
196AŞKINAY:1. Geçkin, aşmış olan. 2. Ölçüyü kaçıran, coşkun. 3. Fazla. 4. Sonra. 5. Benzerlerinden daha üstün.
197ATASAGUN:Eski Türklerde hekimlere verilen isim.
198ATIFA:Eğilimli, birine şefkatle eğilen, sevgi duyan / Bir şeye yönlendirilen
199ATIFET:Karşılık beklemeden gösterilen sevgi, iyilik sever
200ATİCAN:Taçlar.
201ATİKE:Özgür – Soylu – Güzel ve genç kız – Saf – Pembe yüzlü
202ATİYE:1. Bağış, bahşiş, ihsan. Hediye. 2. Gelecek, istikbal.
203ATSAN:Susuz, susamış, teşne.
204ATTAB:Yumuşak huylu. Sertlik yanlısı olmayan. Uyumlu. Attab b. Esid. Sahabeden. Mekke valiliği yapmıştır. Rasulullah tarafından atanmıştır.
205ATUFET:Şefkat, merhamet.
206ATYEB:Çok güzel, pek güzel.
207AVŞAR:Oğuzların önemli bir kolu. Büyük Selçuklu Devleti’nin kurulması ve yakındoğunun Türkleşmesinde büyük rol oynamışlardır.
208AVUNÇ:İnsanı avutan, teselli eden şey
209AYANFER:Gözün ışığı, nuru.
210AYASUN:Ay gibi ışıltılı ve güzelsin anlamında.
211AYBEK:Put, sanem. İsim olarak kullanılmaz.
212AYBEN:Ay benizli.
213AYBENİZ:Ay gibi parlak tenli, ay benizli.
214AYBER:Ay meyvası.
215AYBİGE:Büyük ay, dolunay.
216AYBİKE:Ay benizli, Ay gibi güzel kadın
217AYBİKEN:Eski Türk hükümdarlarından birinin hanımının ismi.
218AYBİRGEN:Ay veren
219AYBÜKE:Ay gibi parlak, aynı zamanda zeki, akıllı
220AYCA:Ay gibi güzel, ışıklı, parlak.
221AYCAN:İçi aydınlık
222AYCİHAN:Cihanı aydınlatan ışık.
223AYÇA:1. Ayın yeni doğduğu günlerdeki şekli, yeni ay, hilal. 2. Cami kubbelerine ve minare külahlarına konulan hilal şeklindeki süs. 3. Ay kadar güzel, aydınlık.
224AYÇAĞ:Ay gibi parlak çağ.
225AYÇAN:Ay gibi parlak güzel ve sevimli.
226AYÇIL:1. Işık saçan, sürekli parlaklık veren ay. 2. Ay gibi.
227AYÇİÇEK:Gün çiçek
228AYDA:Dere kıyılarında yetişen bir bitki – Parmakları, endamı güzel kadın
229AYDAN:Ay’a dahil olan. Ay gibi.
230AYDANUR:Ay’ın ışığı, aydan yayılan ışık.
231AYDENİZ:Hem ay, hem de deniz
232AYDIN:1. Aylı gece, mukmin. 2. Aydınlık, ışıklı, parlak, ruşen, ziyadar, münevv3. Açık, belli, ortada, vazıh, aşikar, bahir. 4. Kutlu, uğurlu, mübarek, mesut. 5. Okumuş, kültürlü ileri fikirli, münevvKılıçarslanın hanımının ismidir. Erkek ve kadı
233AYDINAY:1. Aylı gece, mukmin. 2. Aydınlık, ışıklı, parlak, ruşen, ziyadar, münevv3. Açık, belli, ortada, vazıh, aşikar, bahir. 4. Kutlu, uğurlu, mübarek, mesut. 5. Okumuş, kültürlü ileri fikirli, münevvKılıçarslanın hanımının ismidir. Erkek ve kadı
234AYDİLEK:Ay ve dilek isimlerinden oluşmuş birleşik isim. -Ay’a ait arzu, istek.
235AYDOĞDU:Doğmakta olan ay. Ay doğdu Bey. Ertuğrul Gazi’nin oğlu veya torunu (1302).
236AYEVİ:Ay çevresinde oluşan ışık çemberi
237AYFER:1. Ayyüzlü, ay gibi güzel, parlak ışık saçan. 2. Şan, haşmet sahibi.
238AYGEN:1. Dost, arkadaş. 2. Sevgili, yar. 3. Temiz yaratılıştı.
239AYGÖNÜL:Güzel gönüllü.
240AYGÜL:Ay’ın gülü.
241AYGÜN:Gösterişli, ay ve güneş kadar güzel anlamında.
242AYHATUN:Ay yüzlü kadın. Ay ve hatun kelimelerinden birleşik isim.
243AYİLKİN:İlk çocuklara takılan isim.
244AYKAL:Ay gibi parlak ve ışıklı kal
245AYKE:Sık koruluk.
246AYKIZ:Ay gibi güzel yüzlü kız
247AYLA:Ay’ın ve güneşin etrafında bazı zamanlarda görülen halka, ayla. Beyaz ışık.
248AYLAN:Ay gibi güzel değerlere sahip olan.
249AYLİN:Ay’a ait, ayın etrafındaki çizgi
250AYNAMELEK:Melek gibi, melek görünüşlü kadın.
251AYNDİLGE:Pınar, su, kaynak. Antakya Halep arasında, Suriye sınırına çok yakın bir yerde bulunan kaynak su. Tarihte bu kaynak dolayısıyla önemli yerleşim bölgesi olmuştur.
252AYNIHAYAT:Hayatın gözü, hayat pınarı.
253AYNİYE:1. Yeniçeriler tarafından ve daha sonra Sultan Mecid ve Sultan Aziz zamanlarında giyilen bir çeşit yağmurluk. 2. Yardım etmiş. Yardımla ilgili.
254AYNŞEMS:1. Güneş kaynağı. 2. Mısır’da bir kasaba. 3. Bir cins değerli taş.
255AYNUR:Ay gibi ışıklı, pırıl pırıl
256AYPARE:Ay parçası
257AYPER:Ay parçası, Tek ay
258AYPERİ:Ay ve peri gibi çok güzel.
259AYRAL:Benzerlerinden farklı olan, kendine özgü, değişik
260AYSAL:Ay gibi, ay’a benzeyen.
261AYSAN:Ay gibi, ay yüzlü
262AYSAR:Ayın evrelerine göre huyu değişen kimse
263AYSEL:1. Bol ışık saçan, ay. 2. Ay’ın en parlak zamanında doğan.
264AYSEMA:Ay gibi parıldayan yüz.
265AYSEN:Ay gibi güzel. Parlak ve nurlu.
266AYSEREN:Güzelliğini gözler önüne seren.
267AYSEV:Ay gibi sevgili
268AYSEVEN:Ay gibi sevgili
269AYSIN:Sen aysın, ay kadar güzelsin
270AYSİMA:Ay yüzlü
271AYSU:Su gibi berrak ay.
272AYSUDA:Suya yansıyan ay.
273AYSUN:Ay gibi ışıltılı ve güzelsin anlamında.
274AYSUNA:Su gibi berrak ay.
275AYSUNAY:Su gibi berrak ay.
276AYŞAN:Ay gibi şanlı, görkemli, parlak.
277AYŞE:Yaşam, dirlik, Rahat yaşayan
278AYŞEGÜL:Güleç, güler yüzlü
279AYŞEM:Ay ışığı – Benim Ayşem
280AYŞEN:Neşeli ay, gülen ay.
281AYŞENUR:Nur gibi parlak, pırıl pırıl, ay gibi güzel, rahat ve huzurlu yaşayan kişi
282AYŞIL:Ay gibi ışıl ışıl. – Ay ve şıl kelimelerinden birleşik isim.
283AYŞİM:Darlak ışık saçan.
284AYŞİN:Ay gibi ışıl ışıl. – Ay ve şıl kelimelerinden birleşik isim.
285AYŞİRİN:Sevimli ay, ay gibi sevimli. Şirin.
286AYŞULE:1. Ay kıvılcımı. 2. Ay ışığı.
287AYTEN:1. Ay yüzlü. 2. Teni beyaz ve parlak olan. 3. Güzel vücutlu.
288AYTU:Aya benzeyen tuğlu.
289AYTUNA:1. Çok bol. 2. Yavru. 3. Görkemli, gösterişli. 4. Karaor-manlardan doğan, Karadeniz’e dökülen, Avrupa’nın Volga’dan sonra en uzun ırmağı.
290AYTUNCA:Balkan Yanmadası’nda Meriç ırmağının kolu.
291AYTÜL:Ay ve tül kelimelerinden oluşan birleşik isimlerden. – Son zamanlarda yapılmış, uydurma bir isimdir.
292AYYÜKSEL:Yükselen ay.
293AYZER:1. Altın renginde ay. 2. Ay’ın altın rengini aldığı an.
294AZADE:Özgür, kurtulmuş, başına buyruk anlamında
295AZEL:Hür, Serbest
296AZİME:Azmeden, yapmak için kesin kararlı / iri, kemikli yapılı
297AZİMET:1. Kuvveüi bir iradeye dayanan karar, yemin anlamına gelmektedir. 2. Herhangi bir kolaylığa başvurmaksızın bütün güçlüklerin irade gücüyle yenilerek yapılması gerekli olan dini vecibeler.
298AZİZE:Kutsal, ermiş kadın – Sevgi hitabı
299AZMİDİL:Gönül yüceliği.
300AZMİYE:Niyetli, kararlı
301AZRA:Bakire, el değmemiş
302AZREF:1. Çok zarif, en zarif. 2. Çok zeki.
303AZZE:1. Dişi ceylan yavrusu. 2. Yüce, şerefli.